Esin BAYRAK( ÖZEL HABER)
RİZE: Çay ile başlayan serüvenin ardından ormanlarımızı yok etmemiz, çay bahçelerinde vurduğumuz gübreye kadar tüm olumsuzlukların ön plana çıkması ile son 30 yıldır kader deyip geçtiğimiz sel ve heyelanlarla yaşamaya devam ediyoruz.
Her yıl aynı korku, aynı telaş ve aynı akıbet ile yaşadığımız bölgemizde Yaz aylarının gelmesi ile içimizi saran korku, sonunda hayata dönüyor.
Son 30 yıldır yaşadığımız bu afetlere çeşitli nedenler aranırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan ağaçların kesilmesi ve bunların yerine çay bahçelerinin yapılmasına felaketleri bağlarken, bölgemizde toprak yapımızın bozulması, çay bahçelerine verilen gübreye kadar bilim adamları felaketleri bağlamakta.
Yapılaşmada arazilerin kardeşler arasında bölünmesi ile başlayan süreçte, arazı yapısı nedeniyle rast gele evlerin ve konutların yapılması, yapılan yollar ile toprak zeminin bozulması, dere yataklarının boşaltılmasına kadar birçok sebebin arandığı sel ve heyelanlarda bir diğer neden olarak ta geçmişte büyüklerimizin yağışlı havalarda yağmur sularına yol açarak arazinin suya kapılmasını önlemelerine kadar birçok neden bölge halkının karşılaştığı sel felaketlerinde gösterilmekte.
Her yıl korku
Her yaz ayında bölgede heyelan ve sel korkusu yaşanmakta, yaz aylarında ağırlıklı olarak gelen korku, Haziran ayında başlayarak Eylül ayı sonuna kadar sürmekte, kitlesel olarak yağan yağmurlar nedeniyle Rize de bir bölüm yerlere aşırı yağmur düşerken, bazı yerlerde ise toprak ıslanmak bile ıslanmıyor, metre kareye 220 kg yağmurun kısa sürede düşmesi ile engebeli olan araziler adeta felaket olmaya başlıyor. Önüne kattığını sürükleyen yağmur suları dere yataklarının taşmasına ve önünde bulduğu her cins malı sürüklemesine neden oluyor.
Bölge korku içinde
Samsun dan başlayarak Artvin e kadar olan Doğu Karadeniz bölgesini coğrafi konumu nedeniyle etkileyen sağanak yağışlar zaman zaman çeşitli bölgelerde etkisini gösterirken, yağışlardan en fazla etkilenen Rize, Trabzon ve Giresun olmakta, her yıl can kayıplarının oluştuğu bu illerde ıslah için yapılan yatırımlar yetersiz kalıyor.