“ Önüme gelirse imzalarım” Bu sözü söyleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan” dir. Yıllarca bunun imzaya gelmesini bekliyoruz.
Bunun için “ Gerekirse referandum yaparız, halka sorarız “ diyen yine Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan değil mi?
Bekliyoruz, ne kadar daha beklememiz gerekiyor, kaç insanımızın daha canı yanacak, ipin ucu kime dokunacak, bana bile dokunsa şu kararı alalım artık.
13 Polis ve askerimiz gaddarca, haince ve korumasız olarak katledildi, bunların ucu kime dokunuyor. Ucu kimlere dokunduğu belli.
O halde neyi bekliyoruz, bu şerefsizler meclis çatısı altına kadar geldiyse neyi bekliyoruz, kimden çekiniyoruz veya korkuyoruz.
PKK terör örgütü ile poz veren, onların yanında yer alan, Diyarbakır Annelerinin feryatları yetmedi mi?
Bu şerefsizlerin arka bahçesi belli, kimler bu bahçede yer alıyor, kimler destek veriyor, kimler bunlarla birlikte hareket ediyor, bunu kara cahil insanlarımız bile biliyor da sizler bilmiyor musunuz, sizler bunu bizlerden daha çok iyi bildiğinizi bizlerde biliyoruz.
Cumhurbaşkanını sözünü tutmaya davet ediyoruz, artık yeter, binlerce şehit verdik, yüzlerce öğretmenimiz, binlerce masum aileler, çocuklar, polis, askeri bu şerefsizler katletmedi mi?
13 masum insan, 5-6 yıldır bunların elinde, harekatı duymaları ile bu insanlarımızı katlettikleri gibi onların sevenlerini de katletmiş oldular. Bütün ülke onlar için gözyaşı dökerken, Timsah gözyaşı bile dökemeyerek sevinçlerini gösteren şerefsizler var.
Neyi bekliyoruz?
Reis ,,, sor bizlere, git referanduma, bu ülkenin insanları artık yeter diyor, ülkesini seven, vatanına bağlı, ülke sevdalıları artık yeter diyor, bu millet 19 yıldır arkanızda, inanıyorum ki bu kararın çıkması ile bu millet yine sizin arkanızda olacaktır.
Bu topraklar kolay kazanılmadı, Delsim de Cumhuriyeti kabul etmeyerek, Kurulan düzene karşı çıkan şeyhlerin isyanına karşı 4 Mayıs 1937 tarihinde TBMM bakanlar kurulu kararı ile “ Tersim Tenkil Kararları” çıkıyor ve devlete başkaldıranlar imha ediliyor.
Biz imha edin demiyoruz, biz Meclis çatısı altında bulunan bu şerefsizleri adını Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak bildiğimiz TBMM ne sokmayın, bu şerefsizlere bu milletin vergisini vermeyin, benden her ay BİK tarafından kesilen paraları bunlara vermeyin, bu ülkeyi bölmek, parçalamak, ayrı bir devlet kurmak isteyenleri o yüce meclis çatısı altında tutmayın, bunlara destek verenler için DARAĞACI kurun diyoruz.
İnanıyorum ki, bu referanduma en büyük desteği yine Güneydoğu halkı verecektir, çünkü işin merkezinde olan insanlar bunlar, acıları yaşayanlar bunlar, göç etmek zorunda kalanlar bunlar, çocukları haince yok edilenler bunlar.
Güneydoğu da düşen ateş, orada ki huzursuzluk ve gaddarca öldürülen insanların ateşi bizim yüreğimizi de yakmakta, 15 Temmuz sonrasında Cumhurbaşkanı Cumhuriyet meydanında ve Televizyon ekranlarında söylediği “ İDAM KARARI ÖNÜME GELİRSE İMZALARIM” demişti, ne oldu?
Neden yüz yıllarca hapis cezası alan, insanları katletmekten zevk alan, polis, asker, öğretmen, çocuk, kadınlara kıyanlar neden halen devletin koruması altında, neden bunlar bizlerin vergileri ile besleniyor, kimden korkuyoruz, bu ülke kime bağlı, kimlerden emir alıyoruz?
Bu soruları vergi veren, ülkesini seven bir kişi olalar sormak bizlerin hakkı olduğunu düşünüyorum. Getir önümüze şu EVET- HAYIR kağıtlarını REİS, bunu sizden bekliyoruz.
