RİZE HÜKÜMET TABİBİ
1910 yılında Rize Güneysu Ortaköy’de (Setoz) doğdu. Babası memleketimizin meşhur ulemalarından Rizeli Hacı Tahir Efendi, annesi Lütfiye Hanım’dır. İlk orta ve lise tahsilini Trabzon’da yaptı. 1934 yılında Trabzon Lisesi’nden, 1942 yılında ise İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı yıl Havva Hanım ile evlendi. 1943-45 yılları arasında askerlik görevini yerine getirdi. 1945 yılında Rize’de hükümet tabibi olarak göreve başladı. 1951 yılında Zonguldak’a tayini çıkınca hükümet tabipliği görevinden ayrıldı. Bu tarihten sonra özel muayenehane açarak 1962 yılına kadar hemşerilerine hizmet etti. 1962 yılında girdiği SSK hekimliğinden 1979 yılında emekli oldu.
RİZE’YE RİZELİ’YE ÇOK HİZMETİ DOKUNDU
Bir ara özel bir hastanede de başhekimlik yaptı. Özel muayenehanesinde ömrünün sonuna kadar hemşerilerinin sağlık sorunlarıyla yakından ilgilenerek hizmette kusur etmedi. Merhum Dr. Mehmet Ali Güven, bir ara siyasetle de yakından ilgilenerek 1951-62 yılları arasında CHP Rize Merkez İlçe Başkanlığı görevini yürüttü. Rizespor’un kuruluşuna katkı sağlamak amacıyla 1968 yılında kapatılan Rize ilinin köklü kulüplerinden Güneşspor’un kurucuları arasında yer almıştı. Kızılay, Verem Savaş Derneği, Çocuk Esirgeme Kurumu, Atatürk Derneği, Okutma Derneği gibi sivil toplum kuruluşlarında aktif görevlerde bulunmuştur. Bir dönemde CHP’den milletvekili adayı oldu. Köklü bir aileden gelen Dr. Güven, müftü ve müderris olan dedesi Hacı Mehmet Ali Efendi ve Arabi-Farisi müderrisi olan babası Hacı Tahir Efendi’den kalan aile kütüphanesini muhafaza ederek günümüze kadar taşımıştır.
Dedesi, Hacı Mehmet Ali Efendi
Dedesi Hacı Mehmet Ali Efendi padişahın huzur hocalarındandı. Güneysu’ya cami yaptırmayı hedeflemiş ve bunun için padişahtan destek sözü almıştı. Aldığı sözle Güneysu’ya gitmiş ve işe koyulmuşken, söz veren padişah düşürülmüştü. Hacı Mehmet Ali Efendi, başladığı hayırlı işi yarım bırakmayıp, halkın da yardımıyla cami inşaatını yine de bitirdi. 1854 yılında Ortaköy’de doğdu. İlk tahsilini memleketinde yaptı. Daha sonra İstanbul'a meşahir-i ulema-i enamdan Nafiz Ahmet Şakir Efendi’nin ikinci tertip ders halkasına dahil olarak 1892'de icazetname aldı. Bir müddet Adana ili müftülüğü, bir müddet de Kağıthane Emrimu Elhaç Mehmet Efendi Medresesi’nde müderrislik yaptı. Tedris müddeti sırasında iptidai hariç hal ve hareketi ruus rütbesine nail oldu ve icazet verdiği sırada o vakit ki veçhile emsali meyanında bir kıta altın liyakat madalyası ve dördüncü rütbeden Osmanlı nişanı ile taltif edildi. 1919-1923 yılları arasında Huzur derslerine iştirak etti. 1929 yılında köyünde vefat etti.
TAHSİLE KENDİSİNİ ÖYLESİNE KAPTIRDI KI
Mehmet Ali Güven’in dedesi Ali Efendi İstanbul'a tahsile gider. Okumaya o kadar hevesli ki, kendisine gelen mektupları belki ailemden kötü üzücü bir haber gelmiştir, belki de memlekete geri dönmek zorunda kalırım ve eğitimim yarım kalır düşüncesiyle açmaz. Tahsilini tamamlar ve gelen mektupları açar. Bu süre içinde ninesinin kolera salgınında öldüğünü öğrenir.
BABASI, HACI TAHİR EFENDİ
1877 yılında Ortaköy'de doğdu. İlk ve orta öğrenimini Fatih Medresesi’nde yaptıktan sonra İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. Arabi ve Farsi müderrisi olarak Trabzon, Denizli ve İzmit'te öğretmenlik yaptı. 1949 yılında vefat etti. Trabzon Lisesi’nde müderrisken Atatürk'ün sorduğu "Vettini” suresi ile ilgili bir soruyu açıkladı ve Atatürk tarafından parayla ödüllendi…