Fırtına Deresi üzerinde turizm değerlerinden olan ve birçok rafting kulübünün kurulduğu dere yolu boyunca yerli ve yabancı turistler, raftinge büyük katkı sağlıyor.
HES’lerle bozulmayan Fırtına Deresi yıl boyunca çeşitli etkinliklerin merkezi olmaya devam ederken, dere üzerinde kano, rafting ve çeşitli sosyal tesisler kurularak turizm için önemli merkezler oluşturuldu.
RİZE: Doğal güzelliklerin bulunduğu Rize’de tarihi dokular, su sporları, engebeli arazinin getirdiği avantajlar her geçen gün artıyor.
RAFTİNG: Rafting yöreye önemli katkı sağlamakta. Fırtına deresi üzerinde birçok yerde rafting yapan ve yaptıran usta öğreticilere rastlamak mümkün. İlk yıllarda sadece yarışmaların yapıldığı Fırtına Deresi bugün raftingi bir gelir, bir turizm malzemesi olarak kullanmakta. Fırtına deresi üzerinde yol boyunca rafting kulüplerine rastlamak mümkün. Bu kulüplerde usta öğreticiler gerek yerli gerek yabancı turistler fırtına deresi üzerinde rafting yaptırarak önemli bir turizm geliri elde etmekteler. Bölgede bir tutku haline gelen raftinglerde Ardeşen ve yöre halkı bu alanda yapılan spordan önemli şampiyonluklar kazandılar.
OFF ROAD: Doğal yapısının engebeli olması nedeniyle arazili araçların revaçta olduğu Rize’de her yıl çeşitli alanlarda Off-Road yarışlarına rastlamak mümkün. Sürücülük olduğu kadar ustalık isteyen araç bakımları yapan bölge insanı, zor koşullarda araçlarını önceden hazırlanan sürüş alanlarından geçirmek zorunda. Her yıl çeşitli alanlarda yapılan yarışmalara ülkenin çeşitli bölgelerinden yarışmacılar katılmakta ve halkın beğenisini kazanmakta.
KENTİN TARİHÇESİ: İnsanların toplandığı yer anlamına gelen Rhizion, Rhisi aynı zamanda pirinç anlamına gelir. İlin eski çağ tarihi, Kolkhis Bölgesi içinde incelenir. Herodotos, Kolhisler’in keten dokumacılığı yaptıklarını söyler. M.Ö 400 lerde Kolhisler Bölgesi henüz yerli halkların bağımsız bir şekilde yaşadığı bir yerdir. Helenistik dönemin M.Ö 332-30 başlarında bölgede yerli yöneticiler etrafında toplanmış bir krallık mevcuttu. Bölgede bütün yerli halkların ortak özelliği; dağlık alanda yaşamaları, savaşçı ve özgürlüklerine düşkün olmaları, arıcılık, balıkçılık ve hayvancılıkla geçinmeleridir. Antik Çağ kaynaklarının hemen hepsine bölgede bugün” Deli Bal” adıyla bilinen baldan söz edilir. Roma’nın Anadolu’ya hâkim olması ile bugünkü Rize ili Roma’nın denetimine girer. İmparatorluğun ikiye ayrılmasının (395) ardından bu topraklar Bizans’ın olmuş ve 500’li yıllardan itibaren Bizans Sasani savaşlarının bir cephesi de Doğu Karadeniz’de açıldı. Rize kalesi asil önemli, Lustinanos dönemine M.S 527-564 Bizans- İran savaşları sırasında anlaşılır. Rize ili Bizans topraklarının genişlediği son noktadır. 1204 yılında Haçlı ordularından kaçan Komnenoslar Gürcü Kraliçe Thamara’nın desteği ile Trabzon- Rum İmparatorluğu’nu kurarlar. Bu imparatorluk Fatih’in Trabzon’u Fethi’ne dek bölgede egemenliğini sürdürür. Fatih’ten sonra Yavuz Sultan Selim döneminde Türk boyları Rize topraklarına yerleşir. 1877-78 Osmanlı Rus Savaşları sonunda Batum Ruslara bırakılınca Rize Lazistan sancağının merkezi olur. 1 Dünya Savaşı sırasında Ruslar 1915 yılının Mart Ayında Arhavi Deresi’ne kadar ilerleyip 1916 Şubat’ da Fındıklı’ya vardılar. Rus ordusu 6 Mart’ta Rize’ye girdiğinde birçok tarihi eseri de tahrip edildi. Yaklaşık 2 yıl sonra 2 Mart 1918’de Ruslar geri çekilmeye mecbur kalır. Rize Cumhuriyet’in ilanından sonra 20 Nisan 1924 yılında il olur.
KAPLICALAR: Rize’de dertlere deva sıcak su kaplıcaları Ayder ve İkizdere Ilıca Köyü’nde bulunmakta. Ayder’e hayat veren su şimdi de Ilıca Köyüne hayat vermeye devam etmekte. Ilıca Köyü’nde Cemil Ekşi tarafından yaptırılan tesislerde şifa dağıtılıyor. Kaplıca tesislerini modern hale getiren Ekşi ailesi burada yaptıkları dev yatırım ile Rize’de örnek bir davranışta bulundular. Yaz aylarında doluluk oranı yüzde yüze ulaşan İkizdere Ilıca Köyü kaplıcalarına kış ayarında ise derman arayan çeşitli hastalıkları bulunan insanlar hücum etmekte. Birçok hastalık için şifa olan kaplıca suları gerek Ayder’de gerekse Ilıca Köyü’nde ilgi görmekte.
İçme suları ise İkizdere Şimşirli Köyü ile Andon’da bulunmakta, böbrek taşı düşürme ve çeşitli cilt hastalıklarına iyi gelen kaplıca suları derman arayanlar için uğrak kapısı oldu.
ŞENLİKLER: Rize’de Mayıs ayı sonlarında başlatılan şenliklerde genelde yöre kültürü ve yöresel yarışmalar yapılarak dikkatler Rize üzerine çekilmeye çalışılır. Rize çay ve turizm festivali başta bunardan biriydi. Ardından ismi değiştirilerek değişik isimlerle şenliklere spor, kültür ve yarışmalar katıldı.
Çamlıhemşin ilçesinde ise yaz aylarında Ayder turizm şenlikleri adı altında yapılan etkinliklerde yöresel çorap dokuma. Boğa güreşleri, çocuk güzelliği yarışması gibi çeşitli etkinlikler yapılmakta.
Kış aylarında ise Ayder’de yapılan kardan adam şenlikleri yine bölgeye çok sayıda turistin gelmesini sağlamakta. Amaç burada kış aylarında sönük geçen sezonu canlandırmak.
OVİT ŞENLİKLERİ
Ovit Şenlikleri’ni her yıl Ekşioğlu Vakfı yapmakta ve vakıf başkanı Ali Ekşi ve yönetiminin üstlendiği bu etkinlikleri yaklaşık 15-20 bin kişi izlemekteydi. Yaz aylarında yapılan bu etkinlikler sayesinde Erzurum sınırı olan Ovit canlanmakta ve bu bölgeye gelen yerli ve yabancı turistler Ovit güzellikleri ile büyülenmekte.
