Sosyal Güvenlik Kurumu Rize İl Müdürü Mustafa BAKIRCI yazılı bir açıklama yaparak 16 Mayıs’ın Ülkemizde Sosyal Güvenlik Kurumlarının (Emekli Sandığı, SSK, Bağ-Kur) 5502 Sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu ile tek çatı altında alındığı reformun bu yıl 14.yıl dönümü olduğunu, bu kapsamda heryıl 16 Mayıs’ı içine alan haftanın “Sosyal Güvenlik Haftası” olarak tüm Türkiye’de kutlandığını belirtti.
Hafta dolayısıyla Sosyal Güvenlik Kurumunu paydaşlarına tanıtmak, Sosyal Güvenlik Reformunu anlatmak, Sosyal Güvenlik Kavramının toplumumuzun tüm bireyleri tarafından bilinmesi sağlamak, vatandaşlarımızı hak ve yükümlülükler konusunda bilgilendirmek, toplumda Sosyal Güvenlik bilinci oluşturmak amacıyla bu yıl 11-17 Mayıs haftasını Sosyal Güvenlik Haftası olarak kutlamaktayız. Hafta dolayısıyla “İnsanı yaşat ki Devlet yaşasın” anlayışıyla bu yıl Genel Sağlık Sigortasını daha çok ön plana çıkarıyoruz.
Sosyal güvenlik, gelirlerine bakılmaksızın toplum huzurunu ve refahını bozan sosyal risklere karşı “insan hakkı” ve esas itibariyle de “devlet görevi” olarak primli ya da primsiz sistemlerin kullanılması suretiyle kişilerin güvence altına alınmasıdır.
Dünya sosyal güvenlik tarihinin en önemli ve en büyük reformlarından biri olan “Sosyal Güvenlik Reformu” ile üç ayrı Kurumla sunulan ve sigortalıların çalıştıkları statüler itibariyle ayrı emeklilik ve sağlık sistemlerine tabi olduğu, bazı kesimlerin sağlık sigortası kapsamında yer almadığı bir sosyal güvenlik sisteminden, tek çatı altında birleşen ve ülkemizde yaşayan tüm insanların genel sağlık sigortası kapsamına alındığı bir sisteme geçilmiştir. İllerde hatta en uzak ilçelerde dahi yerinde hizmet verilen, uluslararası düzeyde örnek bir veri merkezine sahip, 140’dan fazla e-devlet uygulaması kullanılarak emeklilik talebinden prim yatırmaya birçok hizmete anında ve kolaylıkla ulaşılabilen bir yapıya dönüşmenin gururunu yaşıyoruz. Diğer taraftan yenilenen binaları ile Rize Merkezde Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğümüz, Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezimiz, Mali Hizmetler Merkezimi, İlçelerimizde Çayeli, Pazar ve Ardeşen Sosyal Güvenlik Merkezimiz ile yerinden hizmet anlayışının gereği olarak vatandaşlarımızın her türlü taleplerini karşılamakta, sorunlarını yerinde çözmekte ve ihtiyaçlarına anında cevap vermekteyiz.
Vatandaşlarımızın kamu hizmetlerinden genel memnuniyet düzeylerinde en yüksek artış Sosyal Güvenlik Kurumu hizmetlerinde gerçekleşmektedir. Memnuniyet sıralamasında tüm kamu kurumları arasında Kurumumuzun sürekli üst sıralarda yer alması hiç kuşku yok ki tüm personelimizin özverili çalışmalarının bir sonucudur. Sosyal güvenlik sisteminin çağın ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde sürdürülebilirliği ile ilgili çalışmalarımız gelecek dönemlerde de hız kesmeden devam edeceğiz.
İl Müdürü BAKIRCI Genel Sağlık Sigortası yürütülmesi en zor kamu hizmetlerinin başında gelmektedir. Tüm dünyayı derinden etkileyen, adeta günlük yaşamı durma noktasına getiren COVID-19 salgını sürecinde Dünyanın önde gelen ülkeleri bile sağlık hizmetleri bakımından ciddi zorluklarla karşılaşıp, sağlık sistemleri iflas etme noktasına gelirken, sağlam temeller üzerine inşa edilen genel sağlık sigortası sistemimiz ve Devletimizin yerinde uygulamaları sayesinde ülkemiz Dünyaya örnek teşkil edecek bir başarıya imza atmıştır. Genel sağlık sigortası; kişilerin öncelikle sağlıklarının korunmasını, sağlık riskleri ile karşılaşmaları halinde ise oluşan harcamaların finansmanını sağlayan sigortayı, ifade etmektedir. Reformdan önce sosyal güvenlik kuruluşları farklı olduğu gibi sigortalılar sadece mensup oldukları sosyal güvenlik kuruluşunun verdiği sağlık hizmetlerinden yararlanabiliyordu. Herkesin sağlık hizmetlerine eşit şekilde erişme imkânı yoktu. Genel sağlık sigortası ile kişilerin ekonomik gücüne ve isteğine bakılmaksızın, ortaya çıkacak hastalık riskine karşı, toplumun bütün fertlerinin sağlık hizmetlerinden eşit, ulaşılabilir ve etkin bir şekilde faydalanması sağlanmıştır. Zorunlu olarak herkesin genel sağlık sigortası kapsamına alınması 1/1/2012 tarihinde başlamıştır. Kapsam dışı olarak adlandırılan banka sandıkları mensupları hükümlü tutuklular, yurt dışından sağlık hizmeti alma hakkı olanlar dediğimiz kesim hariç olmak üzere Türkiye’de ikamet eden herkes genel sağlık sigortası kapsamındadır. Sigortalı çalışan, kendi nam ve hesabına çalışan, devlet memuru olan, isteğe bağlı sigortalı olan, Kurumdan aylık ve gelir alan, 65 yaş aylığı alan, şeref aylığı alan, stajyer avukatlar, işsizlik ve kısa çalışma ödeneği alan herkes genel sağlık sigortası kapsamındadır. Bu kişilerin yanı sıra, herhangi bir kapsamda olmayan ya da sigortalının bakmakla yükümlü olduğu kişi kapsamında olmayan yani işsiz, Kurumdan gelir ya da aylık almayan ya da bakmakla yükümlü olunan olmayan kişilerde genel sağlık sigortası kapsamındadır. Bu kişiler Kurum tarafından otomatik olarak sistem üzerinden bulunup genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilmektedir.
Herhangi bir kapsamda sosyal güvencesi olmayan vatandaşların prim ödeyip ödeyemeyeceklerini; ödeyeceklerse ne kadar prim ödeyeceğini belirleyen işlem gelir testidir. Bu kapsamdaki vatandaşlarımız genel sağlık sigortalısı oldukları tarihten itibaren ikametlerinin bulunduğu yerdeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına müracaat ederek gelir testi yaptırmaları gerekmektedir. 6824 sayılı Torba yasadan önce gelir testi yaptırmak bu kapsamdaki vatandaşlarımız için mutlak zorunluluk idi, primi devlet tarafından karşılanan grup ile birlikte 4 seviye vardı ve vatandaşlarımızın bu 4 seviyeden hangisi içerisinde olduğunun mutlak tespiti gerekiyordu, Torba yasa sonrası mutlak zorunluluk kalkmaktadır. Bu kapsamdaki kişiler gelirinin düşük olduğunu düşünüyorlar ise kendilerine gönderilen tebliğden itibaren bir ay içerisinde, gelir testine müracaat etmeleri gerekmektedir.
Geliri brüt asgari üçte birinin üzerinde olan kişilerin ödemesi gereken prim tutarı brüt asgari ücretin %3’ü tutarındadır. Bu nedenle 2020 yılı için bu kapsamdaki kişilerin ödeyeceği prim tutarı aylık 88,29 TL’dir.
İki grup arasından bu farklılık göstermektedir.
60/c-1 (eski yeşilkartlılar) sigortalılarının sağlık hizmet sunucularına müracaat etmeleri halinde herhangi bir şart aranmamaktadır. Bu kapsamda sigortalı olunduğu andan itibaren sağlık hizmetlerinden yararlanılabilmektedir.
60/g kapsamındaki primini kendi cebinden ödeyen kişiler için ise 2 temel kural bulunmaktadır; bu kişilerin 30 gün prim ödemesinin bulunması ve 60 günden fazla prim borcunun bulunmaması gerekmektedir.
Bu kurallar ile birlikte 6284 sayılı Torba yasa geçmiş dönem prim borçları için sağlık hizmetlerinden faydalanma noktasında sigortalılara kolaylık getirmektedir. 60/g sigortalıları on iki aylık süre içerisinde sağlık hizmet sunucusuna müracaat ettiklerinde 30 gün prim ödemesi ve cari dönem 60 günden fazla borcunun da bulunmaması şartıyla geçmiş dönem gss prim borçları sorgulanmadan sağlık hizmeti alabileceklerdir.
Diğer taraftan , Gençlerimiz için mezuniyet tarihinden itibaren belli yaş ve süre sınırı olmak üzere sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanma imkanı getirilmiştir. 6663 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 10.2.2016 tarihinden itibaren Lise mezunu gençlerimize 20, üniversite mezunu gençlerimize 25 yaşına kadar anne ya da babasından iki yıl boyunca bakmakla yükümlü olarak, anne veya babasından yararlanamıyor ise gelir testi yaptırmaksızın 60/c-1dediğimiz primi devlet tarafından karşılanmak üzere genel sağlık sigortalısı olmaları sağlanmış.
Kısmi süreli çalışanlarla ilgili olarak şunu söyleyebiliriz; 1/1/2012 tarihinden itibaren 4857 sayılı Kanuna göre kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışanlar ile ev hizmetlerinde ay içerisinde 30 günden az çalışanların, eksik günlerine ait genel sağlık sigortası primlerini 30 güne tamamlamaları zorunluydu. Yapılan yeni düzenleme ile; 1/10/2016 tarihi itibariyle;
20 günden az çalışmak şartıyla; part time çalışanlar ile Ek-9 dediğimiz ev hizmetlerinde bir veya birden fazla gerçek kişi tarafından çalıştırılan ve çalışma gün sayısı 10 gün ve daha fazla çalışanları yanı “7- Puantaj” eksik gün seçeneği ile bildirilen kişiler de bu zorunluluk kapsamına dahil edildi.
Aynı zamanda bu kişiler için şöyle bir kolaylık sağlandı; eğer bu kişiler yani part time çalışanlar, Ek-9 dediğimiz ev hizmetlerinde bir veya birden fazla gerçek kişi tarafından çalıştırılan ve çalışma gün sayısı 10 gün ve daha fazla çalışanlar, “7- Puantaj” eksik gün seçeneği ile bildirilen eğer sigortalının bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsünde iseler bu zorunluluktan muaf tutulmuş oldular dedi.
İl Müdürü BAKIRCI , 2002 yılında geri ödeme listesindeki ilaç sayısının 5.423 iken, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından geri ödeme listesine alınan ilaç sayısının 2020 yılında 8.976’ya ulaştığını , 2002 yılında 18.100 olan sözleşmeli eczane sayısının da 2020 yılında 26.363’e yükseldiğini tedavisde ihtiyaç duyulan ilaç, optik ve tıbbi cihazlar SGK ile sözleşme yapan tüm kuruluşlardan alınabiliyor ifadesini kullandı.
Sosyal Güvenlik Rize İl Müdürü Mustafa BAKIRCI yazılı açıklamasının sonunda Başta çalışma arkadaşlarım olmak üzere tüm vatandaşlarımızın Sosyal Güvenlik Haftasını kutlar, sağlıklı, bereketli ve huzurlu günler diliyorum dedi.