Yalancıları, ülkesini sevmeyenleri, teröre destek verenleri, vergi kaçıranları, milletine karşı sorumluluklarını yerine getirmeyenleri, yalanı tespih çeker gibi çekenleri, milletin yüzüne bakarak algı yapan, yalan söyleyen, yalandan beslenen, hukuka karşı hukuksuz davrananları.

    Hukuk kendine geldiğinde direnen, başkasına gediğinde keyif yapanları, adalet terazisini şaşırtmaya çalışanları. İşte bu adı ve kahpeleri sevmiyorum.

     Ülkemizde son yıllarda artan kadın cinayetleri, kap kaçtı olayları, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtekarlık, yol verme kavgasında akan kanlar, mal kavgaları, alıp verme kavgaları ARTIK BUNLARI GÖRMEKTEN BIKTIK.

     Ülkede hukukun fazla işe yaramadığını görmekteyiz, bir yerde suç ve suç oranları artıyor ise bunun sorumlusu meclis değil mi ?

     Bir ülkede yasalar elastiki ise, yasalarda boşluk var ise fırsatçılar bunu sağa veya sola çekme yolunu bulurlar. İşte burada devreye meclis girmeli ve yasaların boşluklarını doldurmalı. Bugün ülkemizde 279 kişiden biri cezaevinde, 320 kişi bugün cezaevlerinde üst üste veya nöbetleşe yatmakta. Bu yük bu milletin üzerinde. Milletin vergileri ile her ay cezaevlerine giden ülke bütçesi maalesef 12 milyar TL nin üzerinde, yanı bu parayla her ay yaklaşık 30 fabrika kurulabilir ve binlerce insan buralarda istihdam edilebilir.

    Terör, gasp, cinayet, hırsızlık, hainlik, dolandırıcı, sahtekar, hangi suç olursa olsun arkasında SUÇ var ise bunun bedelini halk ödememeli.

    Herkes yaptığının bedelini yatarak değil, ülkeye katkı yaparak ödemeli veya yaptığı kadar bedel ödemeli, suçlar çeşitlendirilerek cezalar bedelleri gibi ödenmeli.

   Suçu işleyen başkası bedelini ödeyen, işçi, memur, çiftçi, temizlikçi, kısacası herkes, bu böyle olmamalı.

    Ne yapılabilir;

Bu konuyu siyasetçilere de yazdım, il valisine de anlattım, çözüm ne?

   İki yasal değişiklik,, cezaevlerinde bulunan hükümlü veya tutuklular arasında sınıflandırma, 05 yıl, 5-10 yıl, 10-20 yıl, 20 ve üstü ceza alanlar sınıflandırılarak bunların çalışma ortamına dahil edilmesi, nasıl dahil edilecekler..?

    Hapis cezalarına göre bunlar için çalışma alanları belirlenecek ve bu alanlar güvenlik kordonu altına alınacak. Burada yapılacak cezaevlerinde hayvancılık, büyük veya küçük baş, sebzecilik, mobilya veya teknolojik ürünler üretilmesi, her türlü piyasada satışı yapılan ürünlerin üretimi, bu ürünler cezaevleri genel müdürlüğü tarafından kurulacak marketlerde satışa sunulabilir ve ülkede ki enflasyon gerilemeye başlar. En önemlisi karpuz gibi yatarak göbek büyüten hükümlü ve tutuklular iş sahasına atılmış olacaklar. Bunlardan tahliye olanlara devlet kredi vererek, onlara iş ortamı sağlanabilir ve bunların iş hayatına atılması sağlanarak gelecekte suç işlemeleri önlenmiş olunabilir. En önemlisi tutuklu ve hükümlülerin yükü devletin ve milletin üzerinden kalkarak kendi ayakları üzerinde durmaları sağlanmış olur. Tabii bunlar yapılması ile birlikte yasal değişiklikler ile günümüzde en çok işlenen suçların cezası artırılır ve bu suçları işleyenler daha ağır işlerde ( HAYVAN BAKIMI, HAYVAN ALTININ TEMİZLENMESİ) Gibi suçlarda çalıştırılarak cezalarını çekmesi sağlanabilir. Bu millet 320 bin dolayında tutuklu ve hükümlüyü bakmak zorunda değil.